Karotis arter ağrısı nedir, neden olur?

Karotis arter ağrısı, boynun her iki tarafında bulunan karotis arterlerinde hissedilen rahatsızlık veya ağrıyı ifade eder. Karotis arterler, beyne oksijen açısından zengin kan taşıyan ana damarlardır. Bu ağrı genellikle boyun bölgesinde, özellikle çene, yüz veya kulak çevresinde yoğunlaşabilir ve sıklıkla baş ağrısı, baş dönmesi veya görme problemleri gibi diğer semptomlarla birlikte görülür. Ağrının şiddeti hafiften şiddetliye değişebilir ve altta yatan bir sağlık sorununun işareti olabilir. Karotis arterlerdeki sorunlar ciddiye alınmalıdır, çünkü bu damarlardaki tıkanıklık veya hasar, inme (felç) gibi hayatı tehdit eden durumlara yol açabilir.

Karotis Arter Ağrısının Nedenleri

Karotis arter ağrısı, çeşitli faktörlerden kaynaklanabilir. Temel nedenler şunlardır:

• Ateroskleroz (Damar Sertleşmesi): Karotis arterlerde plak birikmesi sonucu damarların daralması veya tıkanması, ağrıya neden olabilir. Bu, en yaygın nedendir ve yüksek kolesterol, hipertansiyon veya diyabet gibi risk faktörleriyle ilişkilidir.
• Karotis Arter Diseksiyonu: Arter duvarının yırtılması sonucu kanın damar katmanları arasına sızması, şiddetli ağrı ve inme riski yaratabilir. Genellikle travma, ani boyun hareketleri veya yüksek tansiyonla tetiklenir.
• Enflamasyon (İltihaplanma): Temporal arterit (dev hücreli arterit) gibi otoimmün hastalıklar, karotis arterlerde iltihaplanmaya yol açarak ağrı, hassasiyet ve diğer semptomlara neden olabilir.
• Travma veya Yaralanma: Boyun bölgesine alınan darbeler, kazalar veya cerrahi müdahaleler, karotis arterlerde hasara ve ağrıya sebep olabilir.
• Enfeksiyonlar: Nadiren, bakteriyel veya viral enfeksiyonlar arterleri etkileyerek ağrı ve şişliğe yol açabilir.
• Tümörler veya Bası: Boyundaki tümörler veya diğer yapıların karotis arterlere baskı yapması ağrıya neden olabilir.
• Diğer Risk Faktörleri: Sigara kullanımı, obezite, hareketsiz yaşam tarzı ve genetik yatkınlık, karotis arter problemlerini tetikleyebilir.

Karotis arter ağrısı ciddi bir durumun işareti olabileceğinden, özellikle ani başlayan şiddetli ağrı, görme kaybı, konuşma güçlüğü veya güçsüzlük gibi belirtiler varsa derhal tıbbi yardım alınmalıdır. Tanı için fizik muayene, ultrason, anjiyografi gibi testler kullanılır ve tedavi altta yatan nedene göre ilaç, yaşam tarzı değişiklikleri veya cerrahi müdahale ile planlanır.